Afyonkarahisar’da tekir ırkı kedi, sahibi tarafından teneffüs zahmeti şikayetiyle Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi Kliniği’ne götürüldü.
Burada muayene edilen kedinin durumunun tespiti için veteriner doktorlar Seçkin Erkoç ve Cankan Alpay tarafından inceleme yapıldı.
Ender Erkoç ve Cankan Alpay, radyolojik imgelerdeki incelemeleri sonrası kedide ekokardiyografi ile tanımlanan papiller fibroelastomuya (kalp kapakçığı tümörü) rastladı.
Erkoç ve Alpay, Veteriner Fakültesi Dekanı ve İç Hastalıkları Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Civelek’e mevzuyu iletti. Manzaraları inceleyen Civelek, tümörün az çeşit olduğunu ve bir kedide birinci defa teşhis edildiğini tespit etti. Şu anda durumu stabil olan kediye ilaç tedavisine başlandı.
‘BİLİM DÜNYASINA KAZANDIRDIK’
Prof. Dr. Turan Civelek, evvelden teşhis edilmeyen hastalıkların çağdaş teşhis ekipmanlarıyla tespit edilebildiğine dikkati çekti.
Veteriner hekimlik için kan tahlilleri, röntgen, endoskopi, ultrasonografi kullanımının rutin uygulamalar ortasında olduğunu aktaran Prof. Dr. Civelek, “Ülkemizde birçok merkezde artık teşhiste bilgisayarlı tomografiden ve hatta MRI’dan yararlanılıyor. Daha evvel pek gözlenmediği düşünülen birtakım hastalıklar ise günümüzde ileri teşhis ekipmanlarının kullanımıyla artık büyük doğrulukla teşhis alıyor. Bahsi geçen olaya, benim lisansüstü danışmanlığını yürüttüğüm iki arkadaşım, veteriner doktor Nadir Erkoç ve veteriner doktor Cankan Alpay beyefendiler, kendi kliniklerinde bir kedide rutin kalp ultrasonografisi yani ekokardiyografik muayene sırasında rastlamışlar. Kesin teşhis için bizden dayanak istediler. İmgeleri incelediğimizde bunun az gözlenen bir tümör olduğunu gördük ve bilim dünyasına kazandırdık” dedi.
‘FELÇ YA DA ENFARKTÜS ÜZERE KOMPLİKASYONLARA SEBEBİYET VEREBİLİR’
Kalp hastalıklarına her yaştaki kedi ve köpeklerde sıklıkla rastlandığını söyleyen Prof. Dr. Civelek, kardiyak (kalp) tümörlere ise kedilerde daha ender rastlandığını vurguladı.
Bu tümörlerin teşhisinin ise ekseriyetle ekokardiyografik muayeneyle yapıldığına işaret eden Prof. Dr. Civelek, “Sunulan hadisedeki papiller fibroelastom primer bir kalp tümörüdür ve güzel huylu olarak tanımlanır. Bununla birlikte bu tip tümörler tromboemboli riski taşır. Felç ya da enfarktüs üzere komplikasyonlara sebebiyet verebilir. Olgulardaki belirtiler net değildir ve kitlenin boyutu yahut yapısı ile temaslı olarak değişkenlik gösterebilir. Benim ve arkadaşlarım tarafından sunulan bu raporda; tekir ırkı erkek bir kedide ekokardiyografik olarak tanımlanan papiller fibroelastom olgusu tartışılmıştır” diye konuştu.
‘BU OLAY BİR İLK’
Veteriner hekimliğin geldiği noktayı gözler önüne sermek ve meslektaşlarına referans teşkil edecek eser ortaya koymak hedefiyle bulguyu rapor haline getirdiklerini ve üniversitenin yayın organı olan Kocatepe Veterinary Journal’da yayımladıklarını vurgulayan Prof. Dr. Civelek, “Yaptığımız araştırmalar sonucu bilim dünyasında kedilerde daha evvel bildirilmiş bir fibroelastom olayına rastlanmadığını gördük. Bu hadisenin bir birinci olması da bizim için ayrıyeten sevindirici. Dediğim üzere bu olay raporu, veteriner doktorlara yol göstermesi ve hadiseyi ayrıntılı olarak anlatması açısından önemli” dedi.
‘ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIR’
Erken teşhisin hayat kurtardığına işaret eden Prof. Dr. Civelek, “Patili dostlarımızla birlikte yaşayan hayvanseverler, mümkün kalp hastalıkları açısından her vakit dikkatli olmalı. Erken yaşlarda ve tekrar orta yaş sonrası rutin olarak gerçekleştirilecek kalp muayenesi kedi ve köpeklerde ömür kalitesinin korunması ve erken teşhis açısından kıymet taşır. Unutmamalıyız ki erken teşhis hayat kurtarır” diye konuştu.