Bodrum’un Mazı köyünde yaşayan yurttaşlar; zeytinlik topraklara yapılmak istenen RES için ayaklandı.
Düzenlenen ÇED toplantısı için gelen Etraf ve Şehircilik Vilayet Müdürlüğü ve firma yetkililerini protesto ettiler.
RES konusunda çok endişelenen köylüler toprakları kamulaştırma şerhi konulmasıyla adeta zahmetten çıktı ve ÇED sürecine halkın iştiraki toplantısında teneke çaldılar.
Haksız da değillerdi.
Zaten geçtiğimiz yıl aylarca süren orman yangınlarıyla uğraş etmişler ve bir oldukça yorgun düşmüşlerdi.
Arazilerine yapılması planlanan RES ise bu işin tuzun biberi oldu.
Halkın bölgenin yenilenebilir güç kaynakları alanına çevrilip RES türbinlerinin dikilmesini istemediğini bile bile bu inatlaşma niye sürdürülür anlaşılır üzere değil.
Tüm bunların sonucunda ve yaşanan sert tartışmalardan sonra yetkililer uzunluğunun ölçüsünü alarak ve toplantının yapılamadığına dair tutanak tutarak oradan ayrıldılar.
İyi de oldu…
İktidar şunu niçin anlamak istemiyor ben de onu anlamıyorum.
Bu projeleri lokal idareler ve STK’ların ve halkın görüşlerini dikkate almadan gerçekleştiremezsiniz.
Her nedense bir inatla ülkenin her yerinde birebir yanlışa düşüyorsunuz.
Sürekli ulusal iradeden bahsediyorsunuz.
Lakin hani nerede kaldı ulusal irade?
Bodrum halkı, kendi tarlası üzerinde ya da yakınında dönen bu santraller hakkında bir görüş tabir etmeyecek mi sandınız?
Bu mudur sizin demokrasi anlayışınız?
“Ben yaptım oldu” anlayışı ile bir yere varamazsınız.
Kısacası halka karşın siyaset olmaz.
Yenilenebilir pak güç ismi altında tabiatın, yaban hayatının, tarım ve turizm alanlarının velhasıl ömrün yok edilecek olmasına inanın çok üzülüyorum.
Bu ülkenin her bir karış toprağı çok kıymetli ve özeldir.
Kimsenin inhisarında değildir.
Yaşadığımız hayat, RES ile kazanacağınız milyon dolarlarınızdan, şirketlerinizin artan cirolarından çok daha bedelli ve büyüktür.
Mazı köylülerin (ÇED) sürecine halkın iştiraki toplantısındaki protestosu ve koyduğu irade doğayı ve geleceğimizi yok edecek bu usul projelerin önünü kesme ismine bir meydan okumadır.
Her vakit belirttiğim üzere hiçbir proje veya elde edilecek rant bu ülkeden kıymetli değildir.
Şunu kimse unutmasın ki vatandaş olarak el ele vererek ülkemizin bedellerinin heba edilmesine, özelleştirme ismine tabiatın katledilmesine seyirci kalmayacağız ve bu üslup projelere geçit vermeyeceğiz.